Eğitim Bir-Sen Dicle Üniversitesi ve ülkenin eğitim sorunlarına ilişkin basın açıklaması yaptı. Eğitim Bir-Sen 2 Nolu Şube Başkanı Yüksel Gümüş, 15 Temmuz sürecinden sonra Dicle Üniveristesi’nden 166 Akademisyenin ihraç edildiğini vurgularken, boşalan bu kadroların yerlerinin doldurulmadığı ve bu durumun da bazı bölümlerde yüksek lisans ve doktora programlarının kapanmasına neden olduğunu savundu. Gümüş, son 3 yılda Dicle Üniversitesi’nde ciddi anlamda kadro sorunu oluştuğuna dikkat çekti.
Eğitim Bir-Sen 15 Temmuz sürecinden sonra Dicle Üniversitesi ve ülkede yaşanan eğitim sorunlarına ilişkin basın açıklaması yaptı. Basın açıklamasını Eğitim Bir-Sen 2 Nolu Şube Başkanı Yüksel Gümüş okudu. Yapılan basın açıklamasında Diyarbakır’da ve ülkede yaşanan eğitim sorunlarına ilişkin kapsamlı açıklamalar yapıldı. Öğretim Üyesi Yetiştirme Programı’nın kaldırılmasının hatalı bir karar olduğunu vurgulayan Gümüş, Programın aksayan yönlerinin düzenlenerek yeniden yürürlüğe konulmasının doğru bir karar olacağını savundu.
“BAZI BÖLÜMLERDE DOKTORA PROGRAMLARI KAPANDI”
Dicle Üniversitesi’nde yaşanan akademisyen ihraçlarının ardından kadroların doldurulmadığını ve bu durumun da hocaların ders yükünü artırdığını ifade eden Eğitim Bir-Sen 2 Nolu Şube Başkanı Yüksel Gümüş, “Doğu ve Güneydoğu Anadolu Bölgesinin en köklü Üniversitelerinden biri olan Dicle Üniversitesi bünyesindeki bölümler ve öğrenci potansiyeli nedeniyle önemli bir yere sahiptir. Gerek sağlık gerekse akademik olarak bölgeye hizmet veren Üniversitemiz, 15 Temmuz Darbe Girişimi öncesi ve sonrası FETÖ kaynaklı büyük zarar görmeye başlamıştır. Üniversitemize zarar veren bu gerçeklik özellikle kadro bekleyen Hocalarımızın mağdur olmalarına sebep olmuş ve olmaya devam etmektedir. Kadro bekleyen akademisyenlerimiz 15 Temmuz Hain Darbe Girişimi öncesi FETÖ mağduru iken bugün FETÖ algısı mağduru durumuna düşmüş durumdalar. Çünkü son 2-3 yıldır üniversitemizde ciddi anlamda kadro sorunu yaşanmaktadır. Bilindiği üzere önceki yönetimin son iki yılında kadro sorunları başlamış ve bu nedenle Yardımcı Doçent, Doçent ve Profesör ilanlarında aksamalar olmuştur. Sayın Rektörümüz Profesör Dr. Talip Gül döneminde yirmi dört Profesör kadrosunun ilan edilmesi olumlu bir adım olarak değerlendirilmekle birlikte, diğer kadrolar için bu durum devam etmektedir. Bilindiği gibi FETÖ/PDY kapsamında Üniversitemizden 166 civarında akademisyen ihraç edilmiştir. Bu kişilerden boşalan yerlere yeni kadroların tahsis edilmesinin gecikmesi sebebiyle hem mevcut hocaların ders yükleri artmış hem bazı bölümlerde yüksek lisans ve doktora programlarının kapanmasına hem de bazı sağlık hizmetlerinin aksamasına neden olmuştur.” dedi.
“GÜVENLİK SORUŞTURMALARI KADRO TAHSİSİNİ GECİKTİRİYOR”
Dicle Üniversitesi’nde yetişmiş olan nitelikli eğitim insanlarının kadro sorunu nedeniyle başka üniversitelere geçiş yapmasının Diyarbakır için kayıp olduğunu vurgulayan Gümüş, “Üniversitelerin amacının nitelikli bilim insanı yetiştirmek ve bunların toplum yararına istihdam etmek olduğu dikkate alındığında Üniversitemizde çok sayıda akademisyenin haklı olarak bir kadro beklentisi içerisinde olduğu görülmektedir. Üniversitemizde yetişmiş nitelikli kişilerin kadro nedeniyle başka üniversitelere geçiş yapması hem üniversitemizin hem de şehrimiz için önemli bir kayıp olacaktır. 15 Temmuz Hain Darbe Girişimi sonrası tüm devlet kurumlarında yoğun bir şekilde devam eden Güvenlik soruşturmalarının kadro tahsislerini geciktirdiğinin farkındayız. Ancak FETÖ/PDY ile herhangi bir iltisakı, irtibatı olmayan çalışanların süreçten zarar görmemesi FETÖ soruşturmaları kadar önemlidir. Kadrolar konusunda Rektörümüzün büyük bir hassasiyet ve çaba gösterdiğinin farkındayız. Bu kapsamda FETÖ ile mücadeleye devam edilmesi gerektiği Türkiye’nin ve Üniversitemizin Yetkili Sendikası EĞİTİM-BİR-SEN olarak bizim de isteğimiz; Ancak FETÖ algısından hareketle akademisyenlerimizin mağdur edilmesinin karşısında olduğumuzu beyan ederiz” şeklinde konuştu.
“GÖREVDE YÜKSELME SINAVI 5 YILDIR YAPILMAMAKTADIR”
İdari personelin yükselmesini sağlayan Görevde Yükselme ve Unvan Değişikliği Sınavı’nın 5 yıldır yapılmadığını ifade eden Gümüş, rektörlükten bu sınavın yapılmasını talep etti. Gümüş sözlerini şöyle sürdürdü; “Kadro ilanlarının gecikmesinin yanı sıra Üniversitemizde çalışanlarımız açısında sıkıntı olmaya devam eden problemler bulunmaktadır: Bunların başında İdari personelimizi yakından ilgilendiren Görevde Yükselme ve Unvan Değişikliği Sınavı gelmektedir. Üniversitelerde İdari personelin yükselebileceği tek yol bu sınavın yapılmasıdır. Fakat bu sınav Üniversitemizde beş yıldır yapılmamaktadır. İdari personel çalışanlarımız bu sınavın açılmasını dört gözle belemektedir. Bu konu, kanun gereği Üniversite Rektörlüğü ile her altı ayda bir yaptığımız Kurum İdari Kurul Toplantısı gündemine sürekli taşıdığımız halde beş yıldır bu sınav bir türlü yapılamamıştır. Bu da özveri ile çalışan personelimizin şevkinin kırılmasına ve motivasyonunun düşmesine sebep olmaktadır. Rektörlükten talebimiz, bu sınavın en kısa zamanda yapılarak idari personelin taleplerinin karşılanmasıdır.”
“ÖYP, GÖZDEN GEÇİRİLEREK YENİDEN YÜRÜRLÜĞE KONULMALIDIR”
Öğretim Üyesi Yetiştirme Programı’nın kaldırılmasının hatalı bir karar olduğunu vurgulayan Gümüş, “Yeni kurulan üniversitelerde, öğretim elemanlarının sayıca yetersizliği önemli bir sorundur. Yükseköğretimimizin önündeki en büyük zorluk, yükseköğrenimin niceliksel büyümesine paralel olarak yeterli sayıda ve uluslararası ölçütleri karşılayan nitelikte öğretim üyesinin yetiştirilmemesidir. Bilim insanı yetiştirme Öğretim Üyesi Yetiştirme Programı (ÖYP) deneyiminde tecrübe edilmiştir. ÖYP’nin tamamen kaldırılması hatalı bir karardır. Programın aksayan yönlerinin düzenlenerek yeniden yürürlüğe konulması yerinde olacaktır. Doktora mezun sayısındaki artışı korumaya dönük destekler ve teşvikler artırılarak sürdürülmelidir” diye konuştu.
