İmralı’da DEM Parti heyetiyle yapılan 4 saatlik görüşmenin ardından Abdullah Öcalan, PKK’ye fesih ve silah bırakma çağrısında bulundu. Açıklama Diyarbakır’da binlerce kişinin toplandığı meydanda okundu.
DİYARBAKIR GAZETE- İmralı’da DEM Parti heyetiyle gerçekleşen dört saatlik görüşmenin ardından Abdullah Öcalan, PKK’ye fesih ve silah bırakma çağrısında bulundu. Açıklama, İstanbul’daki basın toplantısında DEM Parti heyeti tarafından okundu. Aynı anda Diyarbakır’daki Dağkapı Meydanı’nda toplanan binlerce kişi de bu çağrıyı bekledi.
ÖCALAN’DAN PKK’YE FESİH ÇAĞRISI
İmralı Heyeti üyeleri Ahmet Türk, Pervin Buldan, Sırrı Süreyya Önder, Tülay Hatimoğulları, Tuncer Bakırhan, Cengiz Çiçek ve Faik Özgür Erol’un gerçekleştirdiği ziyaretin ardından heyet, açıklamayı yapmak üzere Elit World Otel’e geldi.
Aynı saatlerde Diyarbakır Dağkapı Meydanı’nda büyük bir kalabalık toplandı. Polis ekipleri güvenlik kontrolleri yaparak alana girişleri sağladı. Saat 16.00 itibariyle meydanı dolduran binlerce kişi, açıklamanın yapılmasını beklerken halaylarla etkinliği takip etti.
Açıklamayı Kürtçe olarak Ahmet Türk, Türkçe olarak ise DEM Parti Van Milletvekili Pervin Buldan okudu. Öcalan’ın çağrısında, PKK’nin kuruluş koşullarını, geçmişteki ideolojik etkileri ve bugünkü durumu değerlendirerek, örgütün misyonunu tamamladığını ve feshedilmesi gerektiğini vurguladı.
ÖCALAN’IN AÇIKLAMASINDAN ÖNE ÇIKAN BAŞLIKLAR
Öcalan, açıklamasında PKK’nin 20. yüzyıldaki siyasi ve ideolojik atmosfer içinde şekillendiğini, ancak zamanla misyonunun anlamını yitirdiğini belirtti. 1990’larda reel-sosyalizmin çöküşü ve Türkiye’deki kimlik politikalarının değişmesiyle birlikte örgütün işlevsiz hale geldiğini ifade etti.
Öcalan, Kürtler ve Türkler arasındaki 1000 yılı aşkın ortak tarihsel ilişkiye vurgu yaparak, kapitalist modernitenin son 200 yılda bu bağı zayıflattığını söyledi. Demokratik yolların açık olması gerektiğini belirterek, “Ayrı ulus-devlet, federasyon ve idari özerklik gibi çözümler toplumsal gerçekliğe yanıt olamaz” dedi.
Öcalan ayrıca, “Cumhuriyetin ikinci yüzyılı ancak demokrasiyle taçlandırıldığında kalıcı ve kardeşçe bir sürekliliğe sahip olabilir” ifadesiyle, demokratik çözüme vurgu yaptı.
Özellikle siyasi atmosferdeki değişimlere işaret ederek, MHP lideri Devlet Bahçeli’nin açıklamaları ve Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın iradesine atıfta bulunarak, yeni bir sürecin başladığını ifade etti. Bu süreçte, PKK’nin silah bırakması ve feshedilmesi gerektiğini belirterek, örgüte kongresini toplayıp resmi olarak kendini feshetme çağrısı yaptı.
Son olarak, “Ortak yaşama inanan ve çağrıma kulak veren tüm kesimlere selamlarımı iletirim” diyerek, çağrısını geniş bir kitleye yöneltti.
ABDULLAH ÖCALAN’IN TARİHİ ÇAĞRISININ TAM METNİ
Öcalan’ın PKK’ye fesih ve silah bırakma çağrısı yaptığı tam metin şöyle:
“PKK; tarihin en yoğun şiddet yüzyılı olan 20. asrı, iki dünya savaşı, reel-sosyalizm ve dünya genelinde yaşanan soğuk savaş ortamları, Kürt realitesinin inkarı, başta ifade olmak üzere özgürlükler konusunda yasaklardan kaynaklı oluşan zeminde doğmuştur.
Teori, program, strateji ve taktik olarak yüzyılın reel-sosyalist sistem gerçeğinin ağır etkisinde kalmıştır. 1990’larda reel-sosyalizmin iç nedenlerle çöküşü ve ülkede kimlik inkarının çözülüşü, ifade özgürlüğünde sağlanan gelişmeler, PKK’nin anlam yoksunluğuna ve aşırı tekrara yol açmıştır. Dolayısıyla ömrünü benzerleri gibi tamamlamış ve feshini gerekli kılmıştır.
Kürt-Türk ilişkileri; 1000 yılı aşan tarihler boyunca Türkler ve Kürtler, varlıklarını sürdürmek ve hegemonik güçlere karşı ayakta kalmak için gönüllülük yönü ağır basan, hep bir ittifak içinde kalmayı zorunlu görmüşlerdir.
Kapitalist modernitenin son 200 yılı, bu ittifakı parçalamayı esas gaye edinmiştir. Etkilenen güçler, sınıf temelleriyle birlikte buna hizmeti esas bellemişlerdir. Cumhuriyetin tek tipçi yorumlarıyla birlikte bu süreç hızlanmıştır. Günümüzde çok kırılgan hâl alan tarihsel ilişkiyi, kardeşlik ruhu içinde inançları da göz ardı etmeden yeniden düzenlemek esas görevdir.
Demokratik toplum ihtiyacı kaçınılmazdır. Cumhuriyet tarihinin en uzun ve kapsamlı isyan ve şiddet hareketi olan PKK’nin; güç ve taban bulması, demokratik siyaset kanallarının kapalı olmasından kaynaklanmıştır.
Aşırı milliyetçi savruluşunun zorunlu sonucu olan; ayrı ulus-devlet, federasyon, idari özerklik ve kültüralist çözümler, tarihsel toplum sosyolojisine cevap olamamaktadır.
Kimliklere saygı, kendilerini özgürce ifade edip, demokratik anlamda örgütlenmeleri, her kesimin kendilerine esas aldıkları sosyo-ekonomik ve siyasal yapılanmaları ancak demokratik toplum ve siyasal alanın mevcudiyetiyle mümkündür.
Cumhuriyetin ikinci yüzyılı ancak demokrasiyle taçlandırıldığında kalıcı ve kardeşçe bir sürekliliğe sahip olabilecektir. Sistem arayışları ve gerçekleştirmeler için demokrasi dışı bir yol yoktur. Olamaz. Demokratik uzlaşma temel yöntemdir.
Barış ve demokratik toplum döneminin dili de gerçekliğe uygun geliştirilmek durumundadır.
Sayın Devlet Bahçeli’nin yaptığı çağrı, Sayın Cumhurbaşkanın ortaya koyduğu iradeyle diğer siyasi partilerin malum çağrıya dönük olumlu yaklaşımlarıyla oluşan bu iklimde silah bırakma çağrısında bulunuyor ve bu çağrının tarihi sorumluluğunu üstleniyorum.
Varlığı zorla sona erdirilmemiş her çağdaş cemiyet ve partinin gönüllü olarak yapacağı gibi devlet ve toplumla bütünleşme için kongrenizi toplayın ve karar alın; tüm gruplar silah bırakmalı ve PKK kendini feshetmelidir. Ortak yaşama inanan ve çağrıma kulak veren tüm kesimlere selamlarımı iletirim.”
DİYARBAKIR’DA ONBİNLERCE KİŞİ MESAJI DİNLEDİ
Diyarbakır’da Dağkapı Meydanı’nda yapılan canlı yayına binlerce kişi katıldı. Açıklamanın ardından alanda sloganlar atılırken, halk Öcalan’ın çağrısını dikkatle dinledi. Öcalan’ın bu çağrısı, Türkiye’de siyasi dengeler açısından kritik bir dönemeç olarak değerlendirilirken, önümüzdeki günlerde konuyla ilgili gelişmelerin yakından takip edileceği belirtiliyor.