Diyarbakır’da bir kısmı yağışlar ve su kaynaklarıyla doğal oluşan, bir kısmı ise vatandaş eliyle oluşturulan onlarca gölet, iklim değişikliği ve yoğun buharlaşmaya bağlı olarak kurudu.
Kent genelinde Tarım ve Orman Bakanlığı bünyesinde Devlet Su İşleri (DSİ) Genel Müdürlüğünce tarımsal sulama amaçlı yapılan 10 gölet ile küçük ve büyükbaş hayvanların su ihtiyacını karşılayan, tarla ve bahçe sulamasında kullanılan irili ufaklı doğal ya da vatandaş eliyle oluşturulan 160 gölet bulunuyor.
İlkbaharda beklenen yağışın düşmediği, yaz aylarında kavurucu sıcakların yaşandığı Diyarbakır’da küçük çaptaki doğal su kaynaklarının birçoğunun kuruması ya da kuruma noktasına gelmesiyle bu kaynaklardan beslenen doğal göletler de kuraklıktan etkilendi. Onlarca doğal gölet kurudu, çok sayıda gölet de kuruma noktasına geldi.
DSİ Genel Müdürlüğünce oluşturulan baraj gölleri ve göletlerde ise kuraklığın etkisinin azaltılması için su takviyesi çalışmaları yapılıyor.
BARAJDAN BARAJA VE BARAJ GÖLÜNDEN TARIMSAL ALANLARA SU TRANSFERİ
DSİ 10. Bölge Müdürlüğü Diyarbakır-Batman Sulamaları İşletme ve Bakım Şube Müdürü Dr. Ramazan Yolcu, Diyarbakır ve çevresinde yeterli yağış düşmemesi, bölgenin iklim özellikleri ve buharlaşmanın en üst düzeyde olmasına bağlı olarak kuraklığın baş gösterdiğini belirtti.
Tarım ve Orman Bakanlığı ve DSİ olarak oluşan kuraklığın insanlar ve diğer canlılar üzerindeki etkisini en aza indirmek için baraj göllerinde ve sulama göletlerinde tedbirler aldıklarını ve çeşitli çalışmalar yürüttüklerini ifade eden Yolcu, şunları söyledi: “Diyarbakır’da Dicle Baraj Gölü’nden aldığımız 20 milyon metreküp suyu 60 kilometre taşıyarak Devegeçidi Baraj Gölü’ne aktarımını sağladık. Bu sayede yaklaşık 58 bin dönüm alanı suya kavuşturduk. Ayrıca Dicle Baraj Gölü’nden aldığımız suyu 196 kilometre taşıyarak yaklaşık 200 bin dönümlük tarımsal alana su sağladık. Beşpınar Göleti’ne de Kralkızı ana kanalı vasıtasıyla sulama suyu sağladık. Doğru bir tarımsal sulama planlaması yaparak sadece tarımsal alanlara su sağlamaktan ziyade doğadaki canlıların su ihtiyacını karşılamak ve canlılara yaşam alanı oluşturmak için gerekli gayreti sarf ettik.”
“DOĞAL GÖLETLERİN YÜZDE 50’YE YAKINI KURUMA TEHLİKESİYLE KARŞI KARŞIYA”
Yolcu, kent genelinde barajların dışında DSİ eliyle yapılmış 10 tarımsal sulama göleti bulunduğunu ayrıca kendiliğinden ya da yağışlar sonucu oluşmuş 160 göletin olduğunu kaydetti. “DSİ tarafından açılan göletlerin sürdürülebilirliğini sağlamak için gerek su transferi gerek onarım ve bakım gerekse de diğer çalışmaları yapılıyor, göletleri ayakta tutmaya çalışıyoruz. Ancak doğal oluşmuş göletlerde böyle bir imkanımız bulunmamakta. Doğal göletlerin yüzde 50’ye yakını kuruma tehlikesiyle karşı karşıya.” ifadelerini kullanan Yolcu, su kaynaklarının korunması için çiftçilerin bilinçlendirilmesine yönelik projeler de yürüttüklerini belirtti.
Yolcu, bu kapsamda su sıkıntısı çekilen yerlerde sıralı sulama, gece sulaması, su tüketimi fazla olan ürünler yerine uygun ürünlerin seçilmesi, iki ürün ekimi uygulamasının askıya alınması gibi yöntemlerin hayata geçirildiğini ifade etti.
“HAYVANIMIZ SUSUZ KALIYOR”
Devegeçidi Baraj Gölü yakınındaki Avcısuyu köyünde yaşayan ve hayvancılıkla uğraşan Serkan Demir, son dönemde hayvanların ihtiyacını karşılamak için bölgede su bulmakta sıkıntı yaşadıklarını söyledi.
Kuraklık nedeniyle hayvanların su ihtiyacını karşıladıkları gölette suyun çekildiğini anlatan Demir, “Hayvanımız susuz kalıyor. Yağmur yağmadığından göçmen kuşlar da azaldı. Son 2-3 senedir yeterli yağmur yok. Sular bayağı çekildi. Mecburen uzaklara gidiyoruz. Uzaktaki çeşme için 17 kilometre yol gidiyoruz. Yol uzun olduğu için hayvanımız da biz de zorluk çekiyoruz.” diye konuştu.
“KURAKLIKTAN DOLAYI SONDAJ SULARINA YÖNE”
Bismil ilçesinde çiftçi Veysi Kaplan da son ldikyıldır beklenen yağışın düşmemesi nedeniyle göletleri besleyen su kaynaklarının kuruduğunu, göletlerde su kalmadığını belirtti. Hayvancılık ve tarımla uğraşan insanların sıkıntı yaşamaya başladığını dile getiren Kaplan, “Hayvan sahipleri daha önce bu göletlerden hayvanların su ihtiyacını karşılıyordu. Kuraklıkla ya yer altı sularına yöneldiler ya da başka yerlere hayvanlarını götürmeye başladılar. Ben de her yıl bahçemi göletten suluyordum. Kuraklıktan dolayı sondaj sularına yöneldik.” dedi.
Kaynak: AA