İHD Diyarbakır Şubesi, son 6 yıl içerisinde bölgede 374 kadının öldürüldüğünü belirterek, Türkiye’deki mevcut hukuki düzenlemelerin kadınları koruyamadığını ifade etti.
İnsan Hakları Derneği (İHD) Diyarbakır Şubesi, 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele ve Uluslararası Dayanışma Günü dolayısıyla hazırladığı “İHD Doğu ve Güneydoğu Anadolu Bölgesi Kadına Yönelik Şiddet Raporu”nda son 6 yılda 374 kadının öldürüldüğünü açıkladı.
İnsan Hakları Derneği (İHD) Diyarbakır Şubesi, 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele ve Uluslararası Dayanışma Günü dolayısıyla hazırladığı “İHD Doğu ve Güneydoğu Anadolu Bölgesi Kadına Yönelik Şiddet Raporu”nu dernek binasında düzenlediği basın toplantısıyla açıkladı.
Raporu okuyan İHD Kadın Komisyonu Sorumlusu Derya Yıldırım, 25 Kasım’ın simgesi olan Mirabel Kardeşler’in mücadelesine dikkat çekti. Kadına yönelik şiddetin, Türkiye’de de güncelliğini koruyan toplumsal sorunlardan biri olduğunu dile getiren Yıldırım, “Şiddetin ve tecavüz kültürünün toplumsal yapı taşları her gün erkekliğin kutsanmasıyla birlikte toplumun her alanına sirayet etmektedir. Beraberinde birçok şiddet vakasını getiren bu durum bazen de en ağır haliyle ölümlerle sonuçlanmıştır. İşyerlerinde, okullarda, sokakta, parkta ya da evde her gün şiddete maruz kalan binlerce kadın bulunmaktadır. Kadınlar; cinsel, kültürel, psikolojik, fiziksel ve mobbing gibi birçok şiddet türüne maruz bırakılmaktadırlar. Türkiye’deki devlet politikaları da, bunların önüne geçmekten öte aksi bir şekilde yol almaktadır. Politika yapanlardan, bu politikaları uygulayan kişilere ve uygulanan alanlara kadar kadın kimliğini ötekileştiren bir bakış söz konusudur” diye konuştu.
‘SON 6 YILDA ŞİDDET ARTTI’
2012 yılından bu zamana kadar dernekleri tarafından hazırlanan raporlarda kadına yönelik şiddetin son 6 yıl içerisinde arttığını aktaran Yıldırım, bunun kadına yönelik şiddete karşı yaptırımcı politikalar üretilmediğini ve var olan uygulamaların yerine getirilmediğini gösterdiğini ifade etti. Yıldırım, derneklerinin dokümantasyon ve raporlama çalışmalarında son bir yılda elde ettikleri verileri şu şekilde aktardı: “Geride bıraktığımız bir yılda Doğu ve Güneydoğu Anadolu Bölgesi’nde, 53 kadın aile içi ve toplumsal alanda gerçekleşen erkek şiddeti sonucu katledilmiş. Yine 30 kadın da maruz kaldıkları bu şiddet sonucu yaralanmıştır.” Son 6 yıl içerisindeyse bölgede toplamda 374 kadın cinayetinin yaşandığına dikkat çeken Yıldırım, “220 yaralama vakası meydana gelmiş, 50 kadın cinsel saldırıya maruz kalmıştır” dedi.
‘TÜRKİYE ŞİDDET TABLOSU VAHİM’
İHD Diyarbakır Şubesi olarak ulaştıkları bu tespitlerin sadece bölgede yapılan tespitler olduğuna değinen Yıldırım, Türkiye’nin kadına yönelik şiddet ve kadın cinayetlerinin genel tablosunun daha vahim olduğunu söyledi. Yıldırım, “Kadınlara Karşı Şiddet ve Ev İçi Şiddete Karşı Uzman Eylem Grubu (GREVIO) tarafından yayınlanan son raporda; Türkiye’nin genel politikalarında kadın-erkek eşitliğine olan etkilerinin göz ardı edildiğini ve hükümet yetkililerinin kadınlara yönelik geleneksel rolleri destekleyen açıklamalarının, İstanbul Sözleşmesi’nin şiddeti önleme amacına ters düştüğünün altı çizilmektedir” dedi.
‘DEVLET POLİTİKALARI CAYDIRICI DEĞİL’
Türkiye’de kadınlara yönelik hak ihlallerindeki artışın, mevcut hukuki düzenlemelerin hayata geçirilmediğini ve kadını koruyamadığını gösterdiğinin altını çizen Yıldırım, şöyle devam etti: “Yargıya intikal eden kadına yönelik şiddet, cinsel taciz ve cinsel saldırı dosyalarında etkili soruşturmalar yürütülmüyor. Çok sayıda dosyanın yargı eliyle sürüncemede bırakıldığına, hala kadına yönelik şiddet davalarında erkek failin haksız tahrik, iyi hal indiriminden yararlandırıldığına tanıklık etmekteyiz. Hegemonyadan beslenen ve devlet politikalarıyla perçinlenen ataerkil şiddet ve bu şiddetin kamusal alanın tamamında sistematikleşerek takım elbise gerçekliği ile bütünleşmesi, hem kadın cinayetlerini teşvik etmekte hem de caydırıcı olmaktan çıkmaktadır.”
Kadına yönelik şiddetin, ayrımcılığın bir türü ve insan hakkı ihlali olduğunu vurgulayan Yıldırım, kadına yönelik her türlü şiddet ve ayrımcı politikalar sonlanana dek mücadelelerini kararlılıkla sürdüreceklerini belirtti. (Sertaç KAYAR’ın Haberi)